TEMELSİZ KAMU POLİTİKALARI

Bol bol bina yapılıyor olsa da binalar temelsiz olmasa da sürekli çark ederek günü kurtarma politikası güdenlere, bu kadar temel atılırkende mi temel aklınıza gelmedi deme vakti geliyor da geçiyor!

Kamu politikalarının oluşturulması bir sürece bağlıdır. Bu süreç: Sorunun belirlenmesi, politikanın saptanması, politikanın uygulanması ve değerlendirilmesi gibi değişik aşamalardan oluşur. Bu süreç teoriyi ifade eden bir boyuttur.

Kamu politikasının oluşturulmasında önemli bir boyutta pratiği ifade eden uygulama kısmıdır.Uygulayıcılar resmi (kamu görevlileri ve siyasi partiler) ve sivil aktörlerdir.

Kamu politikasını temelli, omurgalı bir hale getirmek ve tutmak için gerçekten vatansever gerçekten milli ve yerli olmak gerekir. Kamu politikalarını temelsiz yapmak içinde vatanseverlik ve yerli olmanın lafzını bol bol ve hamasi yapıp, uluslararası aktörlerin dost ve müttefiki olmak yeterlidir.

Planlama ve bütçeleme konusunda başarısız olanların her türlü hamaseti, temelsiz kamu politikası izlediklerini saklayamayacaktır. Planlamaları laftan öteye geçmeyen, borçları büyüyenler kamu adamı olamayacaklar, ferman padişahınsa dağlar bizimdir meydan okumasına hep muhatap olacaklardır!

Kamu politikalarını temelsiz bırakan resmi aktörler şunlardır:

Şeffaflık ve hesap verebilirlik konusunda sıkıntısı olanlar,

Kamuyu şirket yönetme arzusu ile yönetmek isteyenler,

Popülizme ve çıkar gruplarına boyun eğenler,

Demokratik ve şeffaf yönetimlerde kamu politikasının, anayasa ve kanunlar ile tanımlanması gerekir! Şeffaflık, demokrasi ve hesap verebilirlik kavramlarını reklam aracı gören ve bunları sözde kullanan yönetimlerde ise anayasa ve kanunlarda yazılı olan kamu politikaları, bol bol önerge, yönerge, talimat ve yönetmelikler ile delinir.  Bu delinme anayasa ve kanunun ruhu yok sayılarak yapılır. Nede olsa bir kereden bir şey olmaz!

Kamu politikalarını temelsiz bırakan uygulamalardan biri de kamuyu şirket gibi yönetme arzusundan kaynaklanmaktadır! Kamu da süreklilik esas iken bunların şirket yönetme anlayışında süreklilik ve hesap verme anlayışı da yoktur.

İşin doğrusu hasbel kader kamuda görev alana kadar şirketi bırakın ofisleri de olmamıştır, bu kamuyu şirket gibi yöneteme arzusu taşıyanların.

Bunların şirket yönetmekten anladıkları da mirasyedi veletler gibi var olanları yok sayıp, har vurup harman savurmak, bol bol bir şeyler yapıyormuş havası ve edası ile bir sürü şeyler yapıp borç batağına düşmektir.

Şirket yönetir gibi kamu yönetimi sergileyen anlayış, uzun süre kamu yönetiminde kaldığı zaman kamu politikasının diğer aktörleri; bireyler, sivil toplum kuruluşları, medya ve düşünce üretim merkezleri de temelsiz olma ile yüz yüze kalır.

Bu temelsizlik; sessizlik, boyun eğme, hakkını aramam, mutsuzluk, umutsuzluk ve pragmatizm gibi şekillerde ortaya çıkar.

Adlarında hak ve adalet yazar ama esamisi okunmaz, düşünce yazar düşünen adam bulunmaz olur!

Bu gruplar da temelsiz olunca, sorunun belirlenmesi ve politikanın saptanması sıkıntılı olacak, politika uygulaması başarısızlıkla sonuçlanacak ve sonuçta da değerlendirme aspragastan öteye geçmeyecektir.

Temelsiz kamu yönetimini tercih edenler, popülizme boyun eğerler, toplumu yönlendirmek yerine toplumun yönlendirmesine boyun eğerler!Bu tarz yönetimi en çok isteyenler çıkar gruplarıdır. Populizm gibi, çıkar grupları da temeli olan, duruşu olan ve hesap sorma iradesi taşıyanları istemez.

Temelsiz kamu politikasını bir de uluslararası aktörler isterler! Çünkü bunların stratejiye dayalı uzun vadeli kamu politikaları, temeli olan, duruşu olan yerli kamu politikası istemez. Onlar kendilerine karşı gibi olan, bunları popülist olarak dillendiren ama kamu politikası olarak onların istediğini yapan, sürecin sonunda stratejik ortaklığa zarar vermeyen kamu politikasının aktörlerini tercih ederler.

Temeli olmayan yapılar gibi temeli olmayan politikalar da çökmeye mahkumdur. Temelsiz süslü binalar yapmak birilerine cazip gelebilir!