1 Mayıs
Tüm dünya devletlerinde ortaklaşa kutlanan belli günler vardır. Örneğin anneler günü, babalar günü, dünya sevgililer günü vs. gibi.
Bunlardan biri de her yıl 1 Mayısta tüm dünyada kutlanan işçi ve emekçi bayramıdır.
12 Eylül 1980 öncesinde 1 Mayıs işçi bayramının kutlandığı gün resmi tatil idi. 12 Eylül askeri yönetimince yapılan düzenleme ile tatil olmaktan çıkarıldı.
Ancak geçtiğimiz gün Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) tarafından kabul edilen bir yasa ile 1 Mayıs tekrar resmi tatil olarak kabul edildi. Yani, bundan sonra artık 1 Mayıs resmen tatil günü olarak ilan edilmiş oldu.
Emeği ile geçinen işçilerimizin sorunlarının çözümü için işçi-işveren ilişkilerinin geliştirilmesi çabalarının sağlanması, çalışanların daha iyi ortamda ve yeterli ücretle çalışmalarının sağlanması, alınacak tedbirlerin dile getirilmesi amacı ile düzenlenen bu bayramı amacına uygun kutlayabiliyor muyuz?
…Ve geçmişte kutlayabildik mi?
İşte asıl mesele burada…
Gerçi, millet olarak kutlamayı da eğlenmeyi de pek becerebildiğimiz söylenemez. Düğün yaparız silah atar birilerinin yaralanmasına veya ölümüne neden oluruz. Maç kazanırız keza aynı şekilde davranırız.
Yüz yıllardır kutlanan nevruz bayramını bu güzel ülkeyi bölücü yöndeki düşüncelerin gösterileri haline getirir kan dökeriz.
1 Mayıs İşçi Bayramını da birçok yıl terör amaçlı örgütlerin gövde gösterisi yaptıkları gün haline getirmeye çalışanlarımız olmadı değil.
1977 yılını iyi hatırlayalım. 1977 1 Mayısında Taksim’de kutlamaları sırasında meydana gelen olaylarda toplam 37 kişi hayatını kaybetti. Bu acı günü hemen hepimiz daha dün gibi hatırlarız.
İşte bu elim olay nedeniyledir ki, her yıl 1 Mayıs geldiğinde veya bu güne yaklaşıldığında tüm halkımızı bir endişe sarar. Acaba bu sene yine bir olay çıkacak mı, ve ya sonu ölümle biten elim olaylar yine yaşayacak mıyız diye?
Hâlbuki toplum olarak bayramları bayram gibi ve amacına uygun kutlayabilsek hiçbir sorun kalmayacak. Bazı bayramları çarpık ideolojilere alet etmesek, o bayrama siyasi bazı düşüncelerle ve ideolojilerle yaklaşmayıp amacına uygun yaklaşımlar sergilesek hiç kimse bu bayramlardan endişe duymayacak. Ve her bayram neşe huzur içerisinde kutlanacak. Ama olmuyor…
Hâlbuki bayram, kutlanış amacına ulaşarak hedeflediği kitlenin sorunlarını çözme yolunda gerekli toplumsal katkıyı sağlayacak olan önemli bir araçtır. Bayram amacına uygun olarak kutlanması gerekmektedir.
Umarım, bu yıl ve bundan sonraki yıllarda kutlanacak her 1 Mayıs amacına yönelik olarak, olaysız, kansız kutlanır. Ve işçilerimizin sorunlarının çözülmesinde, işçi-işveren ilişkilerinde yaşanan sorunların çözülmesinde, özellikle son aylarda hızla artan işsizlik probleminin çözülmesinde amaçlanan katkıyı sağlar.
Hiç bir kimsenin toplumu huzursuz ve tedirgin etmek gibi bir hakkı bulunmamaktadır.
Geçmişten ders almasını ve geçmişte yaşanan acı olayların tekrarlanmaması yönünde gerekli, ciddi adımları atmasını bilelim.
Yasalara uyalım ve işçi bayramını işçi bayramı gibi kutlayalım.