Tedirginliğin nedenleri

İstanbul’da yaşayanlar tedirgin, neden?

Hem kendileri hem de aile fertleri ile ilgili kaygılar var ve bu kaygılar her geçen gün maalesef biraz daha artıyor.
Aile, çocuklarının güvenliği, sağlığı ve hatta eğitimi ile ilgili evinde her türlü önlemi alabiliyor. Dışarıda güvenlik güçlerine, okul da öğretmenlere, sağlık ta ise mümtaz Türk hekimlerine güveniyor.
Bu da gayet doğal olsa gerek.
Şahsen bende öyleyim.
Elbette ki, güvenlik güçlerimize güveniyorum. Ülkemizin tüm kurumlarının elindeki imkânları kullanarak en iyi hizmeti vermeye çalıştıklarından hiç şüphem yok. Ama ülkemizde son aylarda meydana gelen bazı olaylardan Tüm aileler oldukça rahatsızlar.

…Ve insanlarımız hep soruyor birbirlerine; “neler oluyor bizlere” diye? “Aziz vatanımız ve bu aziz milletimiz neden bu hale geldi” diye kendi kendine sormaya başladı.
Konuşuluyor artık her köşe başında, “ bir şeyler yapalım, daha güvenli bir yerlere gidelim” diye
İşte aileleri bu korkuya salan, çeşitli arayışlara itenlerin başında yazılı ve görsel basının ülkemizde yaşanan olayları abartılı olarak yayınlanması gelmektedir. Hâlbuki basın yayınlarında vatandaş üzerinde hezeyan, panik yaratmamaya çok dikkat etmeli. Ama maalesef bunlara dikkat edilmiyor.
İşte bütün mesele de burada.

Hoşgörüden gittikçe uzaklaştığımız gibi, içine düştüğümüz korku, çaresizlik ve güvensizlik insanları bazı yanlış yönlere sevk edebiliyor. İçine düşülen bazı yanlışlıkların başında ise gayri kanuni olarak, gasp hırsızlık, kapkaç olayları gelmektedir.

Hatta içine düşülen yanlışlıkların acı ama daha da ötesi vardır. O da,“evlerimizi yıkanın evini yıkarız, parasız kalırsak çalarız, bende olmayanı başkasından zorla alırım mantığı.

İşte bütün mesele hoşgörüden uzaklaşmamız ve sevgisizlik. İnsan sevdiğine kıyar mı, ona hainlik yaparımı, canını acıtır mı, ailesine üzüntü verir mi? Ama oluyor tüm bunlar maalesef…
Geçenlerde bir yazı okudum. O yazıda aynen şöyle diyordu: “Maalesef insan daha çocuk yaşta şiddeti önce ailede öğreniyor” Çok doğru bir söz ve buna katılmamak mümkün mü?.

Hangimiz anne-baba kavgalarına şahit olmadık. Erkeğin kadın üzerinde ki hâkimiyetini gören dünün çocukları aynı yöntemlere başvuruyor bugün. Sonuç da yaptığı kaba ve insanlık dışı davranış maalesef vicdanını sızlatmıyor. Çünkü büyüklerinden öyle görmüş. Hep kendisinden korkulmasını istiyor. Uyguladığı kaba kuvveti hâkimiyet olarak görüyor. Bu çağda tüm anne ve babalar yarının büyükleri olan çocuklarına iyi örnek olmalıdırlar.

Aksi takdirde manzarayı- umumiye görüp şahit olduklarımız, bizi ürküten hadiseler gibi bu sahneler birçok tehlikeli olayların işareti ve ürkütücü…

“İstanbul halkı panik içindeyiz, evimizde bile güvende değiliz” diyerek şikâyetlerini dile getiriyorlar. Zamana yayılan kökten tedbirler için vatandaş beklemek istemiyor.

Türk ordusunun aleyhine konuşanlara, bu ülkeyi ülke yapan değerlere ve bu değerlerle, oynayanlara, asla fırsat vermeyelim.

Unutulmamalıdır ki, anayasanın değişmez ilkelerinin ve ülkemizin müdafaası, muhafazası hepimizin görevidir. 

Kadıköy’de yaşanan ve teröristlere karşı yapılan operasyon neticesinde polislerimiz yaralandı Yaralı polis ve basın mensubu kardeşimize acil şifalar, Şehit ailesine ve emniyet mensuplarımıza baş sağlığı diliyorum.