Garip yarışmalar
Yaz mevsiminin gelmesi ile ulusal televizyon kanallarında yayınlanan dizilerin yerini yarışmalar doldurdu.
Bu yarışmaların bir kaçı biraz da olsa bilgi ve genel kültüre dayalı olmakla beraber öyle yarışmalar var ki, eğlenceli yarışma adı altında hiçte hoş olmayan görüntüler ortaya çıkmakta.
Kültür ve bilgiye dayanan yarışmalar hakkında söyleyeceğim hiçbir şey yok. Hiç değilse hem yarışmaya katılanlara hem de seyredenleri bilgilendiriyor veya bilgilerini tazeleme fırsatı veriyor.
Bu yarışmalarda beni üzen en önemli konu ise yarışmacıların çok basit bazı şeyleri bilememeleri. Öyle garip cevaplar veriliyor ki, insana saç baş yolduruyor. Demek ki, toplumumuz maalesef çok bilgisiz veya vurdum duymaz yetişiyor.
Ancak bazı ulusal kanallarda öyle yarışmalar var ki, evlere şenlik. Adı eğlenceli yarışma ama ne yarışanların nede seyredenlerin bilgisine, kültürüne kattığı en ufak bir şey yok. İşin eğlence tarafına gelince kimsenin bu yarışmaları seyrederken eğlendiği kanısında da değilim.
Bakıyorsunuz bir yarışmada insanlar çamurların içinde yuvarlanıyor. Hareketli aletlerden düşmemeye çalışıyor. Bir başka yarışmada şarkı söylerken üzerine yılanlar, fareler düşüyor, bir başkasında yılanları bir kaptan diğerine aktarıyor.
Bunun neresi yarışma, neresi eğlence anlamak mümkün değil. RTÜK’ün bu tür yarışmalara el koyup dur demesi sanırım toplumumuz yararına olumlu bir hareket olacaktır.
Bir ulusal kanalımızda spor programı yorumcusu olarak görev yapan Sayın Erman Toroğlu’nun sık sık kullandığı bir söz vardır. Penaltı, penaltı gibi olmalıdır der. İşte yarışma da yarışma gibi olmalıdır.
Gerçi bizdeki TV yayınlarının anlayışı toplumumuzu bilgilendirmeye yönelik olduğu söylenemez.
Çoğu kez TV’nin karşısına geçtiğinizde ya evlenme programlarının tekrarını veya dedikodu programlarını izlemek zorunda kalırsınız.
Halkımızı bilgilendirecek konular ile ilgili tartışma veya bilgilendirme programları ise gece saat yirmi dört civarında başlar. Bunların amacı halkı bilgilendirmek değil aksine, kimse seyretmesin ve bilgilenmesin mantığı ile hareket edilmektedir.
Bu garip yarışmalarda amaç sadece yarışmacılara para kazandırabilmek. Yarışmacıların amacı da rakiplerini eleyip ortaya konan milyarlık para ödüllerini kazanmak. Amaç sadece maddiyat olunca da yarışmanın kalitesi veya saçma sapan olup olmadığı önemli değil.
Bu da bize maalesef ne kadar maddiyatçı toplum haline geldiğimizi gösteriyor. Söz konusu para ise ve hele hele beleş para ise gerisi teferruat. Hem bu garip yarışmaları düzenleyenler de hem de bu garip yarışmalara katılanlarda tek düşünce bu. Düşünce bu olunca da ortaya konan yarışmaların garip cinsten olması normal karşılanmalı.