“O” Nurla onurlanmak
O, nur ki Rabbimizin nurundan bir nur, iman merkezli millet hareketinde en büyük sur, şefkat ve merhamet deryasında insanlık adına bir gurur, medeniyet namına bir sürurdur.
O, nurla onurlanabilmek için Peygamberler silsilesini ve geliş gayelerini iyi anlamak lazım.
“Hani biz peygamberlerden söz almıştık; Senden, Nuh’tan, İbrahim’den, Musa’dan ve Meryem oğlu İsa’dan da. (Evet) biz onlardan pek sağlam bir söz aldık. (Ahzab suresi, 7. Ayet)
“Rabbimiz: «Dini dosdoğru ayakta tutun ve onda ayrılığa düşmeyin» diye dinden Nuh’a vasiyet ettiğini ve sana vahyettiğimizi, İbrahim’e, Musa’ya ve İsa’ya da vasiyet ettiğimizi sizin için de teşri’ etti (bir şeriat kıldı). Senin kendilerini çağırmakta olduğun şey, müşrikler üzerine ağır geldi. Allah, dilediğini buna seçer ve içten kendisine yöneleni hidayete eriştirir.” (Şura suresi, 13. Ayet)
Bu iki ayetten yola çıkan âlimler peygamberlerin içinde de Ulu’l azm peygamberler olduğunu ve bunların ayetlerde ismi geçen; Nuh (a.s), İbrahim (a.s), Musa (a.s), İsa (a.s), Muhammed (s.a.v) olduğuna kanaat getirmişlerdir. Bu peygamberler kutlu silsilenin mihenk taşlarıdır. İnsanlık âleminin kemalata ermesine ışık tutan, önder olan isimlerdir.
Kutlu yolun mihenk taşları, bu yolun yolcularına, kul olmanın gerekliliklerini anlatmakla kalmayıp, şeriat sahibi olarak, yeryüzünde halife olmanın ne anlama geldiğini, Allah eri olabilmek için evlattan, hanımdan, babadan, arkadaştan, amcadan gelebilecek teyakkuzlara hazır olunması gerektiği ve sürekli mücadele ve sürekli haksever olma gerektiğini öğretmişlerdir.
Tüm peygamberler Allah’tan başka ilah olmadığını ve yeryüzünde adil bir yönetimin var olması için mücadele etmişlerdir. O nurla onurlanabilmek için her şeyden önce bu gerçeğin kavranması gerekir. Allah c.c. den başka heva ve hevesini ilah edinirsen dindar olsan ne, olmasan ne? Adil bir yönetim sergileyemiyor olduktan sonra dünyayı yönetsen ne, yönetmesen ne? Sadece ateşin artacak, çukurun daha derin de olacak.
Din, samimiyettir deyip din namına samimiyetsiz hareketler sergileyenler “O” nurla onurlanabilir mi?
Din, kardeşliktir deyip kardeşlerinin kanı ve malı üzerinden pazarlık yapanlar, kardeşlerini sömürenler “O” nurla onurlanabilir mi?
Din, faizi ve rüşveti haram kılmışken; haram helal ver Allah’ım, bu kulun yer Allah’ım diyenler, çalıyor ama çalışıyor diyenler “O” nurla onurlanabilir mi?
Din, “(Ey Rasûlüm!) De ki: Eğer Allâh’ı seviyorsanız, bana itaat ediniz ki, Allâh da sizi sevsin ve günahlarınızı mağfiret buyursun!..” (Âl-i İmrân, 31) derken peygamberi bir postacı gibi görenler, dünyalık uğruna O’nun hakikatlerini hiçe sayanlar “O” nurla onurlanabilir mi?
Din, dini yalnız Allah’ a halis kılın derken, kendine makamdan, paradan, kadından ilahlar edinenler, din adına yapılan saldırılara ses çıkartmayıp, ilah edindiklerine eleştirilere bile tahammül gösteremeyip holiganlaşanlar “O” nurla onurlanabilir mi?
“O” nur o kadar muhteşem, münevver ve müzeyyendir ki az bir teması olanı bile nurlandırır, lakin alınan sözü kavrayamayanlar nurun ışıltısı ile nurlanmış görünse de onurlanamayacaktır!
Rasûlullah (sav) buyurdular:
“Ümmetim içinde beni en çok sevenlerin bir kısmı benden sonra gelenler arasından çıkacaktır. Onlar beni görebilmek için mallarını ve ailelerini feda etmek isteyeceklerdir.” (Müslim, Cennet, 12)
Fedakârlık ölçüsünde onurlanacağımız muhakkak…