Kurumlar arası uyum
Esenler’de bugün kurumlar arası uyumdan bahsetmenin mümkün olmadığı hemen her kesim tarafından bilinen bir gerçek.
Zira uyum, kurumların başında bulunanlara göre şekilleniyorsa eğer, bu uyumsuzluk nereye kadar sürüp gidecek onu da bekleyip göreceğiz galiba…
Malum, 29 Mart 2009 yılında yapılan yerel seçim sonrası Esenler Belediye Başkanlığı el değiştirdi. O seçim sürecini ve sonrasını hatırlıyorum da o zamanlar ‘Yeni Başkan, genç Başkan’ gibi sloganların yanında Göksu hakkında öyle sözler söylendi ki, Göksu adeta göğe çıkartıldı.
Hafızam beni yanıltmıyorsa eğer, ilçenin hemen her köşe başlarında herkes birbirlerine Göksu hakkında şöyle diyorlardı. “Sosyoloji eğitimi almış, mühendislik apoleti olan biri. Hem de tepeden inişle Esenler’e geldi. Artık Esenler değişecek. Esenler Tevfik Göksu ile uçuşa geçecek vb…”
İnanın bu anlatılanlar karşısında bu mübarek insanın böylesine ihtişamına benim bile inanasım geldi. Acaba ben yanılıyor muyum diye günlerce belki de aylarca düşündüm durdum. Zira haksızlığa hiç tahammül edemem ve kimseye de haksızlık yapmak gibi bir düşünceye sahip olmadım hayatımda.
Göksu ise Esenler’de gördüğü bu teveccühe alakasız kalmadı ve ardı arkası bitmeyen çeşitli müjdeler verdi Esenler halkına! Yani gördüğü o muhteşem ilgiye layık olmaya çalıştı. Hatta görevinin birinci yılında100 proje ürettiğini müjdeledi ilçe halkına… Bu başarısını ilçenin dört bir tarafına astığı pankartlarla ilan etti. Ama proje dediklerini alt alta yazdığı halde 100 rakamına bir türlü ulaşamadı.
Başkan’ın görevde 2. yılını tamamlamasına az bir süre kaldı. Görev de 2. yılını doldurmasıyla öyle sanıyorum ki, proje sayısını 300 hatta 400’lere çıkardığını göreceğimizi umuyorum. İtiraf etmeliyim ki Esenler, tarihinde sırtında böylesine proje küfesi taşıyan bir başkana sahip olmadı, olmayacakta.
Göksu Esenler’e gelmiş geçmiş en çok projesi olan Başkan unvanıyla, Esenler tarihindeki yerini hep koruyacak.
Yine ilk günlere dönmek istiyorum. Hafızam beni yanıltmıyorsa eğer, Esenler’ in bazı o görkemli restauranlarının yemekli salonlarında Göksu, efsunlanmış kişilerce anons edilirken Esenler’in mimarı olarak takdim ediliyordu her defasında.
Hâlbuki daha yeni seçilmiş, görevine henüz ısınamamış, belediyecilik deneyimi olmayan Göksu, bu gelişi güzel yapılan iltifatların zararını sonradan gördü. Mesela Havaalanı Mahallesi’ndeki hastane konusu vb konularda hep geri adım atmak zorunda kaldı. İlçe basını Göksu her geri adım atışında adeta dalga geçti. Tabi bunlar Göksu’nun hanesine hep eksi olarak yazıldı.
Bir örnek daha vermek gerekirse, Esenler’ in güzide mahallelerinden olan Çiftehavuzlar Mahallesi’nde kentsel dönüşümle alakalı sarf ettiği o talihsiz sözleri, “Olsa neyime, olmasa neyime…” öyle sanıyorum ki Esenler halkı hiç unutmayacaktır.
Yine bir örnek daha verelim isterseniz. Kartal Belediyesi’nden Esenler Belediye Başkan Yardımcısı olarak ısrarla transfer ettiği Zeyyat Gümüş’ün kendi firmasına usulsüz olarak verdiği ve halkın vicdanında büyük bir yara açan o ihaleyi Esenler halkı hiç mi hiç unutmayacak.
Değerli okurlarım. Belki Sayın Deveci, Belediye’nin son iki yılının muhasebesini yapmış, hep olumsuzlukları ön plana çıkartmış burada diyebilirsiniz. Ama öyle değil, öyle bir niyetim de yok. Geçtiğimiz günlerde bir dostumun anlattıklarından sonra böyle bir yazıyı kaleme almam hasıl oldu. Hepsi bu. Ancak şu da bir gerçek. Belediye her ne kadar ilçemize hizmet ederse etsin, yapılanların yanında bu ve benzeri olumsuzluklar her zaman önde gelecek ve hep hatırlanacaktır. Demek istediğim bu… Sağlıcakla kalın…