Esenler’de öğretmenlerimizin evi yok!
Geçtiğimiz günlerde ilçemiz de gerçek ve doğru haber yapan ve sizlere yazılarımla ulaşmamı sağlayan (Bölgede İlk Haber ) internet sitesi hacklendi, yani diğer bir ifadeyle çökertildi. Bir haber kaynağına yapılan bu girişimin hiç bir haber kaynağına yapılmasını tasvip etmediğim gibi yapanları da kınıyorum!.
Değerli dostlar bu yazımda sizlerle İl Genel Meclis Üyeliğim dönemimde yakinen ilgilendiğim ve sorunlarını bildiğim öğretmenlerimizin sıkıntılarını ve sorunlarını içeren bir yazıyla hemhal olmak istedim. İlçemiz de yaklaşık 2500 civarında öğretmenimiz var. Ancak sosyal anlamda aileleriyle vakit geçirebilecekleri veya konaklayabilecekleri ne bir öğretmen evi, ne bir lokal, ne de benzeri bir ortak yaşam alanı yok.
Her daim dar dost sohbetlerinde dile getirilen ve bir türlü açığa çıkmayan talepler içersinde olan bu konu, bana göre üzerinde durulması gereken konuların başında yer almalı. İstanbul’un birçok ilçesinde bu tür evler büyük önem arz ederken, hem öğretmenlerimiz hem de halkımız tarafından büyük ilgi görürken, Esenler neden bunun eksikliğini yaşıyor diye düşünüyorum.
Otogarın yakın olması ve ilçemize gelen öğretmenlerimizin konaklama konusunda zorluk yaşaması bende bu sorunu tekrar gündeme taşımama neden oldu. İlçemizin dolayısıyla öğretmenlerimizin bu önemli sorununu dile getirerek, önümüzdeki süreçte buna bir çözüm bulunması için belki de öğretmenlerimizin hissiyatlarına böylece tercüman olurum diye kaleme almak istedim.
Hemen hepimiz biliyoruz, Atatürk Kurtuluş Savaşı’nı ve İnkılâplarını hep sabırlı, ikna edici, güven verici, bilgili “öğretmenliği” sayesinde başarmıştır. Çocuklarımızın geleceği, ailenin geleceği, toplumun geleceği, vatanımızın ve dünyanın geleceği sizlerin ellerindedir sevgili öğretmenlerimiz.
Öğretmenin tanımı yapılırken; toplumunun aydın bir üyesi, dünya topluluğunun uyanık bir üyesi ve mesleğinin yeterli bir üyesi olarak üç özelliğine değinilir hep. Devamında ise her koşulda tarafsız olması ve kendisini her zaman yenilemesi gerektiği koşulur.
Bunlar çok güzel özellikler eğer öğretmeni toplumun bir bireyi olarak kabul eder, bir takım sorunları ihtiyaçları olabileceğini düşünürseniz…
Bu mesleği cazip olmaktan çıkaran belki de küçümsenmesine neden olan meseleler nasıl çözülebilir?
Bu konuda en etkili ağızlar, sorunları yaşayan öğretmenler olduğuna göre bende onlarla konuştum ve onlardan aldığım bilgiler doğrultusunda ve yaptığım araştırma neticesinde, genel anlamda var olan problemleri birkaç başlık altında topladım.
Öyleyse nedir bu sorunlar?
-İnsan kişiliğinin ve toplumum gelişmesinde çok önemli bir işlevi olan öğretmenlik mesleği sık sık değişen politikaların etkisinde kalması.
-Kaliteli i öğretmenlerin yetiştirilmemesi.
-Formasyonsuz, kişilerin öğretmen olarak atanması.
-Mesleğinde deneyimli binlerce öğretmenin yanlış politikalar yüzünden emekli olması.
-Atamalarda siyasi tercihlerin belirleyici olması.
-İl içi tayinlerde “puan, sıra sistemine” uyulmaması, torpil bulanların sıra beklemeden şehir merkezine gelmeleri.
-Eğitim de yeni teknoloji kullanımlarının öğretmenlere seminerlerle tanıtılmaması.
-Okulların araç-gereç yönünden zenginleştirilmemesi.
-Sınıf mevcutlarının 30 kişiden fazla olması.
-Öğretmenlerin bulundukları yerde askerlik yapma hizmetinin kaldırılması.
-Ek iş yapma ayıbına son verilmemesi.
-Ücretlerin her ay belirlenen 4 kişilik bir ailenin geçim standartlarının altında olması.
-Zorunlu tasarruf ve nemaların ödenmemesi.
-Verilen ders ücretlerinin gidiş-dönüş masraflarının bile altında olması.
-Eğitim tazminatının azlığı.
-Her yıl dönem başında verilen eğitim ödeneğinin kat sayıya bağlı olması.
-Kira yardımının yeterli ve günün koşullarına uygun olmaması.
-Cezalandırılmış bulunan ve mahkûmiyetleri yargı kararı ile kaldırılmış olan öğretmenlerin mesleğe dönememeleri
-Çocuk yardımlarının enflasyon değerlerinin altında olması.
-İşyerlerinde sendikal etkinlikleri engelleyen idari baskılar.
-Öğretmenlerin lojman ihtiyaçlarının karşılanmaması
-Yardımların (doğum, ölüm ve evlilik) az olması
-Rapor ve izinli hallerde ücretlerden kesinti yapılması.
-Ek ders, yolluk, sağlık vb. ödeneklerin zamanında ödenmemesi.
-Öğretmenlerin genel sağlık taramasından geçirilmemesi.
-Grev ve toplu sözleşme hakkının olmaması
-Demokratik sendikal haklarını kullananların cezalandırılması.
-Yöneticiliğe girişte ilke olarak sınav, ek öğrenim, deneyim, başarı, adaylık dönemi ve staj gibi niteliklerin aranmaması.
Bütün bu sorunlar varken belediyede her gün peş peşe yapılan toplantılarda ve adı eğitim olan sorunlar nasıl çözülür?
Salt fiziki yapıları çoğaltarak veya adına ne dersek diyelim tamir, onarım, yıkıp, yeniden, yapmak, sorunları çözüyor mu?
Kısmen çözülse de esas çözülmesi gerekenleri yukarıda sıralamıştım, dilimin döndüğü kadarı ile. Ülkemiz gündemini meşgul eden açılımların konuşulduğu bir dönemde bende Esenlerde bir açılım olsun ve tartışılsın istedim, hazır herkesin üzerinde mutabık olduğu konu olan esenlerin eğitim anlamında var olan sorunlarına çözüm aranırken öğretmen evi sorunun; da çözülmesi gerekir diye düşünüyorum. Saygılarımla.