Renklerin gizemi (dili)
Kış mevsimini geride bırakan ilkbahar, sıcaklığı ve canlılığıyla kendini göstermeye başladı. Küçük şehirlerimizde doğanın kendi harikalığı, bütün canlılığı ile ortada. Dağlar, kırlar hatta şehir yemyeşil, renk renk. İstanbul, koca metropol şehrimiz de, lale mevsimini yaşıyor. Renk renk çiçekler, bütün İstanbul’u kuşatmış durumda. Bu renk cümbüşü içersinde insanların çeşitli beklentileri, yaşayamadıkları duygu ve gerçekleştiremediği istekleri var. Hayal dünyasında gerçekleştirmek için, bu mevsimde biraz daha istekli, coşkulu olurlar.
Hayatımızı şekillendiren, bizi kimi zaman neşeli, kimi zamanda düşünceli yapan renklerin, gizemini hiç düşündünüz mü?
Dünyada gelişmiş ülkelerdeki şirketler, bu renkleri kullanarak, bize nasıl oyunlar oynuyorlar.
KAHVERENGİ, hepimizin bildiği gibi, toprak rengidir. Bu rengi seviyorum diye, her yerde kullanamazsınız. Ofisinizde, kahverengi mobilyalar kullanmayın! Çünkü kahverengi, aynı zamanda rahat bir renk olarak kabul edilir. Karşınızdakinin kendini resmiyetten uzak, daha rahat hissetmesini sağlar. Başka bir nedeni yoksa teksifsiz oturmalar, açılmalar rengin gizeminden gelir. Ciddi konuşmalar zor yapılır.
Dünyaca ünlü televizyon programcısı Larry King, her programında kahverengi ceketler ve kravatlar giyer. Nedeni, tüm ünlüleri rahatlıkla konuşturmaktır. Larry King bu özelliği ile tanınmış bir programcıdır.
Bir rivayete göre 40’lı yıllarda Avustralya’da, üç parça (pantolon, ceket ve yelek) takım elbise üretilmediği söylenir. Siz siz olun, iş görüşmelerinizde ve profesyonel toplantılarınıza sakın ha; kahverengi giymeyin!! Batılılar “You blend in pepole” diyorlar. Kahverengi, toprak rengidir ve diğer insanlar arasında iş görüşmeleriniz de, kayıp olur gidersiniz.
Hiç dikkat ettiniz mi? Dünyadaki fas- food restaurantlarının hepsinin sandalyeleri ve masaları kahverengi (ya da tonları) , duvarlarının boyaları da, kahverengi şampanya ve pembe karışımıdır. Hiçbir fas- foodçunun duvarını beyaz göremezsiniz. Burger King, Kentucky Fired Chicken ve benzeri Fas- Foodçular, yıllardır bilinçli olarak tüm duvarlarını baştan aşşşağıya, kahverengi ağaç kaplama yaparlar. Bizim lokantacılarımız hala tutku peşinde koşsun dursun!!!
Bunun en büyük kanıtı Kansas Üniversitesi, sanat müzesinde bir araştırma yapmış. Halıların altına elektronik bir sistem yerleştirilmiş. Bu sistem sayesinde müzenin duvarları, beyaz ve kahverengi olarak değişiyor. Arka fon beyaz kullanıldığında, insanlar müzede yavaş hareket ediyor. Daha uzun süre kalıp, daha fazla alan dolaşıyorlar. Arka fon kahverengiye döndüğünde, insanlar daha hızlı hareket edip, kısa sürede müzeyi terk ediyorlar.
Bu gün kahverenginin gizeminden bahsetmek istedim. Diğer renklerden başka bir zaman bahsederim. Toprak kahverengi, tabut kahverengi inşallah hiç kimse bu dünyayı çabuk terk etmez.!!!