Buyurun cenaze namazına
Son günlerde bizleri derinden yaralayan ve ülkemiz gündemine oturan bir konu var. O da, bazı sözde aydınlarımızın 1915 yılında Türkler tarafından Ermenilere karşı soykırım yapıldığını iddia ederek Türkler’ in gerek Ermenilerden gerekse dünya kamuoyundan özür dilememizi istemeleri…
Ne acıdır…
Ve bu gibi durumlarda hani, “Buyurun Cenaze Namazına” diye söylenen o meşhur bir sözümüz vardır ya, işte tam bu söze, “cuk” oturan bir söylem.
Belki bu kadar ekonomik sıkıntı varken, bu sıkıntı karşısında insanlar intihar ederken ve ülkemizin daha başka sorunları ortada iken, kendisini sözde aydın olarak gören birilerinin ortaya attığı sözde iddiaların üzerinde bu kadar durmaya değmez diye düşünenleriniz olabilir.
Ama Türkiye’nin ekmeğini yemiş, Türkiye’nin okullarında okumuş bu insanların ortaya attıkları öyle önemsiz ve yenilir yutulur iddiaları olmadığı apaçık orta ve bence asıl önemsenip üzerinde durulması gereken bir konu.
Böylesine acımasızca ve Türk Milletini derinden yaralayan ve bu milletin geçmişini sözde soykırımla suçlayan aydınları, Türk Ulusu asla affetmeyecektir. Ve bunlar, tarihin kara sayfalarında yerlerini alacaklardır.
Bir kampanyanın başlatılabilmesi için elde belge ve bilgi olması gerektiğine göre, Soykırım iddialarını ortaya atanlar, ileri sürenler, varsa mutlaka bu belgeleri, açıklamak zorundadırlar.
Acımasızca başlatılan bu imza kampanyası sade onların görüşüdür. Bu görüş, ne Türk Hükümetinin ne de Türk Ulusunun görüşüdür. Bunu o halde büyütmeyelim diyenler olabilir. Ancak yarın sözde soykırım iddiasını savunanların eline bu tür söylemlerle, bu tür imza kampanyaları ile önemli bir koz vermiş olmuyorlar mı? Üstelik de bilim adamı dediğimiz bir grubun söylemi ise bu, bence, fevkalade önem arz etmektedir.
Dünya tarihinde açıkça soykırım yapan ve bunu yaptığı gerek uluslararası yargı kuruluşlarınca gerekse uluslar arası kuruluşlarca kanıtlanmış olan uluslar ve onların yöneticileri, aydınları bunu kabul etmeyerek özür dilemez iken, biz ve bizim aydın geçinenlerimiz neden olmayan bir soykırım için özür dilerler. İşte bunu anlamak mümkün değil.
Uluslar arası mahkeme tarafından tazminata mahkûm edildikleri halde, Almanya veya Alman aydınları, Yahudi soykırımından dolayı özür dilediler mi? Sırplar Müslümanlara karşı uyguladıkları soykırım ve katliamdan dolayı özür dilediler mi?
Yaptıkları uluslar arası mahkeme tarafından ispat edildiği ve bunu yapan liderleri yargılanıp cezalandırıldıkları halde özür dilemezken, biz neden olmamış bir soykırım için, sırf böyle bir iddia var diye, özür dileyelim.
ABD olmayan bir iddia ile Irak’a girdi ve binlerce Iraklıyı tüm dünyanın gözü önünde öldürdü. On binlerce, yüz binlerce Irak’lıya işkenceler yaptı. Milyonlarca Iraklı kadına tecavüz etti. Ü
Dünya Irak’ ta olup bitenleri hem televizyonlardan seyir etti. Gazetelerden okuduklarıyla kaldı.
Peki, ABD bunun için özür diledi mi ? Peki, biz neden olmayan bir iddia için özür diliyoruz.
Evet, 1915 yılında özellikle Osmanlı –Rus savaşı sırasında Ermeni kökenli Osmanlı vatandaşları ile Türk kökenliler arasında bazı tatsız olaylar olmuştur. Ama o dönemde yaşanan tüm acı olayların mümessili yine Ermenilerdir.
Onların Ruslara yardım amacı ile acımasızca çoluk-çocuk yaşlı demeden işledikleri katliamlar sonucunda ortaya çıkmıştır. Bunların tüm belgeleri açık olarak, Rus, İngiliz ve Osmanlı arşivlerinde açık olarak görülmektedir. Bugün hala HEM Ermenilerin hem de içimizdeki sözde aydınların iddialarının aksine, Doğu Anadolu’da Ermenilerin Türklere karşı toplu katliam uyguladığını gösteren birçok toplu mezarlar ortaya çıkarılmaktadır.
Yunanlılardan da, siz ülkemizi işgale kalktınız. Kadınlarımıza, kızlarımıza askerleriniz tecavüz etti.
Başta İzmir olmak üzere birçok kentimizi yaktınız ama Türk Ulusu ve onun şanlı ordusu siz işgalcileri bu topraklardan söküp attı diyerek, şimdi onlardan da mı özür dilemeliyiz? Böyle bir düşünceyi onaylamak mümkün mü?
Bugün sözde aydın geçinen insanlar kimin davulunu çalmaya çalışıyorlar, bunu anlamak inanın mümkün değil.