Becerilerinizi gösteren güç
İzin verirseniz bireysel varsayımlarınızdan bahsedelim. Çünkü düşünceleri yazıya dökme disiplini çok zor olmakla birlikte etkili ve aydınlatıcıdır.
“Orta yaşta üç bayan haydar paşa garından trene bindiler. Ellerinde taşımakta zorlandıkları balyaları ve içi dolu büyük naylon torbaları, ayaklarının dibine koyup oturdular. Yüzlerinden yorgunluk okunsa da birbirlerine bakarken mutluydular.
Onları izliyordum. Kadınlara gülümseyerek yaklaşıp selam verdim. Yanlarına oturdum. Bir zaman sonra onlara “hangi konuda mutlusunuz ?” diye sordum. Kişisel başarıda, gündelik bir uygulama haline getirmiştim bu davranışımı. Sürekli sorular sormakla en güçlendirici duygu durumuna girdirmeyi başarmaya çalışıyordum.
İçlerinden biri başındaki eşarbının düğümünü çözüp, ucuyla yüzüne yelpaze yaptı. Bakışlarını önündeki torbalara çevirdi ve “Bunlar beni mutlu ediyor” dedi. Sonra pencereye çevirdi bakışlarını. Yıllar öncesine gitti aklı. Anlatmaya başladı. Genç yaşta kocası ölmüş, dört çocukla beş parasız kalmış.
Hayatının kaderini yaşarken sürekli ağlıyor acısı onu tüketiyormuş. Bir gün komşusu ona mal alıp eşe dosta satmasını söylemiş. O zamanlar satma konusunda hiçbir bilgisi olmadığını hatta utangaç biri olduğunu söyledi.
Yaşamın yükü zamanla ağır gelmeye başlayınca, belki de yapacağım en iyi iş bu diyerek ikna olduğunu anlattı.
Komşusundan gerçek mesajı alan kadın, Eminönü’ne nasıl gideceğini ve nasıl alış veriş yapacağını bilmeden yola koyulmuş. O bilmediği Eminönü’ne ilk alış verişe geldiğinde kayıp olduğunu, bu gün gülerek anlatıyordu.
Şimdi yaşadığı şehirde bir dükkânı var. Çocuklarıyla birlikte işletiyor. Karşılarında oturan iki kadında, onun teşvikiyle pazarlama işi yapıyorlardı. Kadını hayranlıkla dinledim. Acısını içine gömüp sorumluluk almak ve o işi yapmakta, işi ilerletmekte büyük bir güç vardır. Bu en üst inisiyatif düzeyidir.
“Bir dükkân açmaya nasıl karar verdiniz?” diye sordum.
“Bu işe gönül verdim ve disiplinli çalıştım. Temiz, iyi ürünler getirdikçe beni soruyorlardı. Bir yakınımın dükkânına malların bir bölümünü koydum. Sonrada o insandan bir dükkân kiraladım. İlk başta küçük, önemsiz bir iş gibi görünse de kimseyi umursamadım. Torbaları taşırken kendi başına buyruksun, kralsın. Şimdi dükkânı büyütmeyi düşünüyorum.”
Kadın bir inisiyatif düzeyi performansına sahipti. Kendi öz değerlendirme sürecinin bir parçası da; yanındaki kadınları teşvik etmesiydi. Vizyon, zihin gözüyle gelecekteki bir durumu görmektir. Onun vizyonu da erişebileceği bir standart ya da ulaşabileceği bir gelişim düzeyi sağlıyordu
Herkesin çevresinde dişi ve tırnaklarıyla bir yerlere gelen insanlar vardır. Bir dostumun sözünü anımsadım. Sıradan işlerle uğraşıp çay, pasta ve börekle vakit geçirenlerin beyinleri de çay, pasta börek yer. Başka bir şey üretemez. Seçim size kalmış! Disiplinli çalışmak, vicdanınız ve ilkeleriniz doğrultusunda tutkuyla yürümenizi dilerim.