Her ilçeye öğretmen destek noktası açılacak
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, öğretmenlerin mesleki gelişimi için her ilçeye öğretmen destek noktası açılacağını bildirdi.
Bakan Selçuk, Anadolu Hotels Downtown’da düzenlenen toplantıda Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğüne bağlı olarak 81 il ve 957 ilçede kurulacak öğretmen destek noktalarını tanıttı.
Öğretmen destek noktalarının eğitimde yapılan çok sayıda işin bir araya getirilerek etkisinin artırılmasını sağlayacak bir altyapı sunacağını belirten Selçuk, böylece Türkiye genelinde bir organizasyonun, bir ağ yapısının kurulacağını ifade etti.
Bu merkezlerin Ankara’dan bir genelgeyle, talimatla gönderilen bir içerik olmayacağının altını çizen Selçuk, ilçe düzeyindeki örgütlenmelerle eğitimde paylaşımların yapılacağını anlattı.
“Destek” ifadesinin öğretmenlerin mesleki gelişimine yönelik olduğunu aktaran Selçuk, “Burada asıl belirtmek istediğimiz şey, ‘Güçlü öğretmen, güçlü gelecek’ ifadesi. Değişim ve dönüşüm ancak ve ancak öğretmenle olacaktır. Güçlü bir gelecek hayalimiz varsa desteklenmesi gereken öğretmenlerimiz ve yöneticilerimizdir.” dedi.
Selçuk, öğretmenlere desteğin uluslararası standartlarda, Türkiye’nin birikimiyle, akademik destekle ve bilimsel temelli olması gerektiğini vurguladı.
“Güçlü öğretmenler” için yerinde, sürekli ve sürdürülebilir bir mesleki gelişime ihtiyaç bulunduğuna işaret eden Selçuk, yılda 2-3 gün yapılan bir çalışmayla güçlü bir öğretmen kadrosu oluşturmanın mümkün olmayacağını söyledi.
“Öğretmenin notlandırılması söz konusu değil”
Bakan Selçuk, 81 il 957 ilçede kurulacak öğretmen destek noktalarına ilişkin şu bilgileri verdi:
“Öğretmenlerimizin yerinde, yanında ve yolunda bir mesleki gelişimi için her ilçeye öğretmen destek noktası açıyoruz. Bunun yol haritasını hazırladık. Bu noktalarda, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları, özel sektör temsilcileri gibi bütün Türkiye’nin birikimi ile öğretmenlerin mesleki gelişimindeki her ihtiyacını karşılayabilecek bir yapı kurmayı hedefliyoruz.
Bu noktalarda, öğretmenler arasında bir hiyerarşi ilişkisi kurmadan, güvene ve eşitliğe dayalı ve dayanışmacı bir yaklaşım söz konusu olacak. Bu noktalar, öğretmen ve yöneticilerimiz için mesleki gelişim için bir platform olacak. Bunun bir dijital platformu ile bütün öğretmenlerimizin Türkiye’deki her okulla irtibatı eş zamanlı olarak sağlanabilecek.
Buralarda, bir notlandırma asla söz konusu değil, sadece kapasite yönetimini geliştirmek ve mevcut kaynakları daha iyi yönetebilmek için öğretmenlerimizin mesleki gelişim anlamında ihtiyaç duydukları her şeye anlık, yerinde, zamanında ulaşabilecekleri ve bunu bir katma değere dönüştürebilecekleri bir anlayış olacak.”