Site Rengi

DOLAR 33,8675
EURO 37,5657
ALTIN 2.788,72
BIST 9.521,04
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 30°C
Az Bulutlu
İstanbul
30°C
Az Bulutlu
Cum 29°C
Cts 26°C
Paz 24°C
Pts 25°C

SOSYAL YAPI ÇÖZÜLÜYOR

REKLAM ALANI
20.11.2019
647
A+
A-

Yaklaşık 4 yıl önce “Sosyal Yapımızın Durumu” başlıklı bir yazı yazmış, kendimce sebepleri sıralamış idim.
Onca geçen seneye rağmen, hem de iktidarda, dindar nesil yetiştirme söylemine sahip bir iktidar olmasına rağmen, iyileşmeyi bırakın, durum daha da kötüye gitmektedir.
Önceki yazımda sosyal yapının bozulmasına; eğitim ve öğretimin bozukluğunu, gelir dağılımındaki adaletsizliği ve hukuk sisteminin adalet dağıtmadığını sebep olarak göstermiş idim.
Bu sebepler de düzelme olmadığı gibi, bunun üzerine bizatihi bunların kemikleşip kronikleşmesi sonucu toplumda, çözülme ve hassasiyet kayıpları yaşanmaya başlandı.
Sekülerlikle eş değer zarar veren, dini olmayıp dinden zannedilen muhafazakâr anlayışın, ete kemiğe bürünüp, köşe başlarını tutmuş olması, din ve dine dayalı hassasiyeti pamuk ipliği ile bağlı olanları dinden uzaklaştırmaya başladı.
Rakamlara boğmanın anlamı yok, insanın öldüğü yerde rakamlar anlamsızdır! Son 2 yılda boşanan çiftler, deist akımın çoğalması, ekonomi yüzünden intihar eden biçareler ortadadır. Duymak istemeyenlere İsrafil a.s duyuracak!
Mevcut iktidarın söylem ve eylem çelişkileri ve özellikle AB uyumu, batıya entegre adına ortaya koyduğu kanunlar, toplumda olmadık yaralar açmaya başladı. Avrupa istedi diye yaptık ama yanlış yaptık, diyerek geçiştirilmeye çalışılsa da tahribatın önüne geçilemedi.
Özellikle, “Son Kale” veya “Okçular Tepesi” nitelemesine haiz, aileye yönelik dezenformasyon, İstanbul Sözleşmesi denen garabet ile kanunlaştırıldı.
İstanbul Sözleşmesi; 11 Mayıs 2011 tarihinde İstanbul’da imzaya açılan, TBMM tarafından 14 Mart 2012’de kabul edilen, 1 Ağustos 2014 tarihinde yürürlüğe giren uluslararası bir sözleşmedir.
Kısa adı İstanbul Sözleşmesi olan metnin uzun ismi, “Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadele Hakkındaki Avrupa Konseyi Sözleşmesi’dir.
Avrupa Konseyinin 2011 yılındaki dönem başkanı Türkiye olması ve toplantıların İstanbul’da yapılıyor olması nedeni ile adı İstanbul’dur, yoksa ne yerli ne de millidir. Dini olmadığı, hatta ladini olduğu, meclisten geçiş hızına, bu işi öncelikli ve önemli görenlere bakıldığında anlaşılacaktır!
Dinler arası diyalog nasıl dinimize zarar veren bir proje ise, İstanbul Sözleşmesi ile ortaya atılan sözde hak, hukuk savunan, şiddete karşılığı iddia eden, özünde ise toplumsal cinsiyet eşitliği gibi bir garabeti topluma dayatan ve aileyi çözecek bir projedir.
Nasıl ki gavura gavur demenin yasak olduğu süreç ile Osmanlı yıkıma geçti ise, bu sözleşmenin de ipneye ipne demeyi yasaklaması ile sosyal yapı yıkıma geçmiş oluyor.
Sözleşme hane içi şiddetin tanımını yaparken “eş” kavramı ile birlikte “partner” kavramını da ele alarak eşcinsel bireylerin içerisinde olabileceği ilişkilerde yaşayabilecekleri hane içi şiddet vakalarını da kapsamakta, karı koca ilişkisinin yanında metres ilişkisini meşrulaştırmaktadır.
İktidarın batıya şirin görünme adına, toplumu ve aileyi, kısacası sosyal yapıyı yıkıma uğratan hususlarda, aktif eylemler içinde bulunup, yaptık ama yanlış yaptık diyerek, acıları ve sıkıntıları ortaya çıkınca konuşur olduk diyerek yumuşatması, yıkımı zaman yayarak kalıcı kılmaktadır.
Bu durum zehrin bakır kapta sunulmaması ve ağacı kesen baltanın sapının ağaç olma durumudur.
Sosyal yapının çözülmesi, buzların çözülüp sel olması ve selin önüne geleni katıp yutması gibidir. Çözülme en çok sosyal olanları vuracaktır!

ARA REKLAM ALANI
REKLAM ALANI
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.