Koro Şefi Adnan Kılıçakman: Musiki insanı eğitir
Yaklaşık çeyrek asırdır müziğin içinde olan, şimdiye kadar bir çok koroda öğrenci yetiştiren, bugün de amatör olarak Türk müziğini hizmet eden, gönül insanı, Esenlerli Türk Sanat Müziği Koro Şefi Adnan Kılıçakman ile müzik üzerine konuştuk.
Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
İsmim Adnan Kılıçakman. Doğma- büyüme Esenlerliyim. Bugüne kadar da Esenler’de yaşadım, belli bir ticaret hayatımız oldu. Bu iş ise amatörce devam etti. Kendimi bildim bileli 40 senedir amatörce müzikle uğraşıyorum. Son 15 – 16 yılım eğitim almakla geçti. Üsküdar Musiki Cemiyeti mezunuyum, buradan şef olarak ayrıldım. Müziğimize katkı sağlamaya çalışıyoruz, dersler veriyoruz.
Müzikte güzellik, dostluk vardır
Nerelerde dersler verdiniz?
Birçok yerde ders veriyorum. Çeşitli korolara dersler veriyorum. Bağcılar Eğitim Araştırma Hastanesi’nde ders veriyorum. Burada doktorlara, hastane personeline, hemşirelere dersler verdim. 10 yıldır var bu koro. 14 Mart Tıp Bayramı’nda da bir konser vereceğiz. Esenler’de Rumeliler Derneği var. 10 yıl önce başladık o koroya da. Esenler insanına bir şeyler vermek için kurmuştuk. Yönetim değişikliği ile koro bitti, dağıldı. 2 sene konserler verdik herkes çok memnundu. Samatya Eğitim ve Araştırma Korosu’nu da çalıştırdım, yaklaşık 5 yıl boyunca. 3 koro çalıştırıyorum. Tamamen amatör şekilde, maddi beklentimiz olmadan. Müzikte güzellik, dostluk vardır. Bunu paylaşmaya çalışıyoruz.
Mustafa Sağyaşar’ın öğrencisi
Müziğe atılış süreciniz nasıl oldu?
Çok küçük yaşta başladım. Korolara gidiyorduk birkaç arkadaş. Orada kulaktan dinleyerek nasıl söylenir öğrenmeye çalışarak başladık. Sonra olmaz böyle, bunun tekniğini öğrenelim dedik. Notadır, notanın harfi falan neyin nesi dedik baktık çok sevdik. Biz bunun eğitimini alalım dedik. 2 arkadaş başlamıştık, o arkadaş pes etti, ben etmedim. Dediğim gibi ben halen amatör ruhla eğitimini aldım. Bahsettiğim Üsküdar Musiki Cemiyeti’nde uzun yıllar boyunca Mustafa Sağyaşar gibi, Mithat Özyılmazel hocalardan, birçok devlet korosu hocalarından dersler, feyzler aldık. Daha sonra bugünlere kadar geldik. Müziğe atılışım 25 yıl var. Dinleyici ve müzik meraklısı biri olarak ise 40 yıl diyebiliriz.
‘Burada dinleniyorum’ diyorlar
Yavuzselim Mahalle Muhtarlığını’nın kurduğu koro hakkında neler söylersiniz?
Başta bu koro çok yeni. Hiç bilmeyen arkadaşlar da aramıza girdi. Ama o kadar çabuk adapte oldular ki… Bilhassa Türk sanat müziği herkesin bir şeyler bulabileceği müzikler yapıyoruz. Bir eserin sözlerini dinlediğiniz zaman kendinde bir şeyler bulursunuz. Bu koro çok yeni olduğu halde çok sevdiler. Bazı arkadaşlarımız işinden yorgun geldiği halde (ben burada dinleniyorum, eğleniyorum) diyorlar.
Musiki insanı eğitir
Musikinin insan eğitiminde nasıl bir rolü vardır?
Müthiş eğitici yönü vardır. Bir örnek vereyim. Rumeli Derneği Korosu’nu kurduğumuzda devam eden arkadaşların laubali halleri vardı. Mesela, (oradan patlat bir şarkı) diyorlar. Bir hafta böyle geçti. Dedim arkadaşlar biraz durun, lütfen size eğitim vereceğim. Bunun kuralları vardır. Aradan 3 ay geçti, (hocam biz daha önce konuşmayı bile bilmiyormuşuz) demeye başladılar. Eve gidince hanımı bile (bey sen ne kadar nezaketli bir insan oldun) diyormuş hanımları. Onlar da hanımına (Biz artık Türk sanat müziği sanatçısıyız) diyorlarmış. Böyle anlattılar bana. Özellikle Türk sanat müziğinin böyle bir eğitici etkisi vardır. Sanatla, musiki ile uğraşan insandan kötülük gelmez, kötü konuşmaz, kötü davranmaz. İstanbul beyefendisi, İstanbul hanımefendisi olur.
Bahsettiğiniz kişiler hâla müzikle ilgileniyor mu?
Bilmiyorum, o korodan sonra görmedim ama müzik söylemese bile iyi bir dinleyici olmuşlardır diyebilirim. Müziği dinlemenin de bir yolu, yordamı, kuralı, ahlâkı vardır…