Kompleks, başka bir şey değil

Değerli okurlarım;

Bugün 27 Ekim 2010. Sabah saat 08:15. Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu’nun bir televizyon kanalındaki açıklamalarına şahit oldum. Programda yapılan bir hizmeti anlatırken bir diğerini veya bir konuyu mundar ettiğini gördüm.

Çünkü iyisiyle kötüsüyle, yapılanla yapılmayanla bu Esenler bizim. Yani hepimizin. Burada yanlış yok ve olmamalı da…

Dijital Kütüphanenin açılışıyla ilgili haberi sanıyorum ki Bölgede İlk Haber Gazetesinin www.bolgedeilkhaber.com internet sitesinde okumuşsunuzdur. Sayın Göksu, burayla ilgili sürecin nasıl hangi geçerek bugünlere gelindiğini anlatırken, birden şöyle bir cümle araya sıkıştırıyor. “Esenler’in imaj ve algı sorunu” olduğunu belirtiyor. Yani Esenler insanının algılama sorunu olduğunu açık açık söylüyor.

Eğer böyle değilse ve böyle söylemek istemediyse, Sayın Göksu’nun çıkıp ne demek istediğini tekrar tekrar açıklaması gerektiğine inanıyorum.

Dikkat edebildiniz mi bilmiyorum ama Sayın Göksu’ nun “Esenler’in imaj ve algı sorunu” olduğunu açıklamasıyla Tv spikeri bile şaşırıp kalıyor.

Tv spikeri Göksu’ya soruyor, “Esenler’in imaj ve algı sorunu mu var?” Öyle sanıyorum ki, Göksu ne söylediğini fark ediyor ve şaşkın bir yüz ifadesi sergiliyor orada.

Bakınız, Sayın Belediye Başkanı Göksu’nun bu tür konuşmaları tamamen demagojik bir söylem tarzıdır. Doğru söylemek gerekirse, bir Belediye Başkanı’nın bu tür söylemlere sığınması beni ve benim gibi düşünenleri gerçekten üzüyor.

Bir Belediye Başkanı’nın hemen her seferde aynı söylem ve ifadelerle imaj ve algı sorununu öne sürerek, Esenler’i ve içinde yaşayan halkı böylesine bir komplekse hapis etmesi ve dar kalıplara sokma çabalarına ben gerçekten de bir anlam veremiyorum.

Ne kadar ücret ödeniyor onu bilmiyorum, ama malum bizim Başkanımız Tv programlarına çıkmayı çok seviyor. Ancak çıktığı her programda bu üslup ve tarzda konuşması, gerçekten beni çok üzüyor ve kendisini de yadırgıyorum.

Kendisine bir ağabeyi olarak bir an evvel bu kompleksten kurtulmasını tavsiye ediyorum ve böyle bir kompleksle Esenler’i yönetmenin ne kadar güç olacağını da buradan kendisine hatırlatmak istiyorum ve bu konuyu burada sonlandırıyorum.

Gelelim bir diğer konuya:
Hatırlayalım, dünyanın hiçbir Belediye Başkanı’nda göremeyeceğimiz ve duyamayacağımız vaatleri Sayın Göksu’nun Esenler Belediye Başkanı olmasının ardından hem gördük hem de duyduk.

Şükürler olsun ki vaatlerin havada uçuştuğu o dönemi geride bıraktık. Şimdi o bol keseden verilen vaatlerin, pratiğe dönüşmesini tüm Esenler halkı gibi ben de sabırsızlıkla bekliyor ve takip ediyorum.

En başta eğitim olmak üzere, birçok alanda verilen vaatlerin yerine getirilmesinin takipçisi ve aynı zamanda destekleyicisi olacağımı her yazımda deklare ediyorum ve bundan sonra da takipçisi olmaya devam edeceğim.

Esenler’de yapılacak endüstri meslek lisesi.

Değerli okurlarım:

Nene Hatun Mahallesi’nde bulunan ve Meslek Lisesi yapılması için orta öğretim alanı kapsamında olan 80 parsel olarak bilinen, imarda bu şekilde tescilli alanın kamulaştırma çalışmalarının adeta yılan hikâyesine dönüştüğünü neredeyse sağır sultan bile duydu.

Bu alanın, uzun yıllar ve çalışmalar sonucunda nihayet bir çözüme kavuşuyor ve kamulaştırılıyor olduğunu öğrenmenin mutluluğunu yaşıyorum. Öyle sanıyorum ki bu durumdan Esenler halkı da memnun olacaktır. Bu çalışmanın hayata geçmesine katkısı olan herkese daha önce söz verdiğim gibi teşekkür ediyorum.

Meslek Lisesi’nin yapılmasıyla istihdam artıracak ve ara eleman sorununun çözümü noktasında yardımcı faktör olmakla beraber, komşu ilçelere giden ve orada lise eğitimi almak zorunda kalan öğrenci ve onun velileri büyük bir ekonomik külfetten kurtulacaktır.