Dağdan gelip bağdakini kovmak
Öncelikle kısa bir hikâye ile başlamak istiyorum yazıma. Anlatacağım hikâyeye kızmak, darılmak yok. Ama kıssadan hisse misali alınan, alınacak elbet…
Anlatacağım hikâye şöyle;
Köylünün biri tarla yapmak için dağdaki fundalık ve çalılıları söküp temizliyormuş. Bu arada ayrık otu denilen arsız ve çabuk üreyen kısa zamanda her tarafı istila eden otları da söküp yığın yapmış. Arazinin yokuş olmasından dolayı ayrık otunun 1-2 parçası yokuştan aşağı yuvarlanarak, az aşağıda bulunan çok bakımlı bir bağın içine düşmüş.
Bağ sahibi, bağının içerisine düşmüş olan ayrık otuna önceleri pek önem vermediği gibi alıp başka bir yere atmaya da üşenmiş. Aradan birkaç ay geçmiş ve bağ sahibi tekrar bağına geldiğinde ayrık otunun her tarafı kapladığını görmüş.
Gördüğü manzara karşısında şaşkınlığını gizleyemeyen bağ sahibi, bir sürü amele tutarak, otları temizletmiş. Toprağın derinliğine kadar salkım saçak kök salan ayrık otunu ayıklatırken de şöyle demiş: “Siz ayrık otu, dağdan geldiniz, bağdaki asmalarımı kovmaya kalktınız. Öyle yağma yok!”
Bilindiği üzere bu deyim halk arasında sonradan gelenin haksız bir şekilde, öncekinin önüne ya da yerine gelmesi manasında kullanılır.
Şimdi önceden beri bu ilçede ikamet eden ve her fırsatta Kaymakamlığa işi düşen vatandaşın yerine karar vermek ve yok saymak acaba nasıl anlatılır?
Hükümet Konağı, Esenler’in merkezinde olmalı konusunda halk hem fikir gibi ve ben de öyle düşünüyorum.
Değerli okurlarım, Hükümet Konağı ile ilgili gazetemizde çıkan haberlerden sonra halkın içinden biri olarak sokaktaki vatandaşımızın nabzını tutum ve sordum. Herkes aynı kanıda ve herkesin talebi Hükümet Konağı’nın merkezde bir yerde olması konusunda hem fikir olduğunu gördüm. Vatandaş haksız da değil.
AVEK diye bir firmanın yerini Hükümet Konağı olarak belirlemek ve çeşitli girişimlerde bulunmak ne manaya gelir acaba, bunu ilgililere soruyorum. Bilenler gayet iyi bilir, söz konusu olan bu bina daha evvel de vardı ve atıl duran başka bir amaçla yapılmış olan bir bina idi. Söz konusu binanın sahipleri ile ilgili söylentiler nedeniyle, o bina ile bu zamana kadar kimse de ilgilenmedi.
Durum böyleyken, geçmişte kimsenin ilgilenmediği söz konusu binaya birden ilgi ve alaka artıyor. Sormak gerekmez mi, bugün ne değişti diye..
Ama şu bir gerçek, hayatın her alanında olduğu gibi, iş dünyası ve siyaset hayatı da yukarıda anlatmaya çalıştığım hikâye gibi.
Bu konuya bağlantılı olarak şu unutulmamalı, Hükümet Konağı nerede olacak yeri ile alakalı son sözü Esenler halkı karar vermeli, yok sayılmamalı; biz yaptık oldu denmesi hiç doğru değil. Yoksa derler, dağdan gelip bağdakinin sözünü dinlemediler.