Yeni yılınız kutlu olsun…
Yeni yılın başlamasıyla birlikte Esenler’in nasıl olmasını isterdiniz veya nasıl olsaydı da, ilçe sınırları içersinde yaşayan insanlarımız mutlu, huzurlu ve ekonomik geleceğinden kaygı duymadan nasıl yaşayabilirlerdi?
Veya şöyle diyelim, yeni yılla birlikte iğneden ipliğe üst üste gelen zamlar karşısında geleceğinden kaygı duymayan insanımız var mı acaba? Öyle sanıyorum ki bir takım çevreler hariç yarınından endişe etmeyen yok gibi geliyor bana.
Çünkü yılda birkaç defa vatandaşa verilen makarna, bulgur ve un gibi gıda maddeleri de gelen zamlar karşısında yetersiz kalıyor. Yani taşıma suyu ile değirmen dönmüyor artık.
Yeni yılda iğneden ipliğe gelen zamlardan öyle anlaşılıyor ki bu zamların ardı arkası kesilmeyecek ve devlet, vatandaşa verdiği unu makarnayı bile veremeyecek bir hale gelecek.
Bu yeni yılda vatandaş, kendi parasıyla bile bir simit dahi alamayacak duruma gelecek. Bunun en bariz örneği ise Haziran ayında yapılacak genel seçimlerden sonra daha da belirgin olarak görülecek.
Gelelim Esenler nasıl olsaydı da, ilçe sınırları içersinde yaşayan insanlarımız mutlu, huzurlu ve ekonomik geleceğinden kaygı duymadan yaşayabilirdi şeklindeki soruya…
Malum ilçemizin en önemli sorunu bana göre eğitimdir. Bu yeni yılda isterdim ki ilçemizin her mahallesinin kendine yeteri kadar okulları olsun. O okulların her branşta birer öğretmeni olsun. Okullarımızda tekli eğitime geçilmiş ve sınıf mevcutlarının ortalaması 25 öğrenciyi geçmesin.
Liseler yeterli hale gelmiş olsun ve öğrencilerimiz okumak için komşu ilçelere gitmesin. İlçemizde Meslek Lisesi diye bir sorun olmasın veya yetkililerimiz yukarıda saydıklarım konusunda elbirliği ile seferber olsun.
Peki, böyle bir uğraş yeteri kadar var mı, üzülerek ifade edeyim ki elbette yok. Bu yöndeki reklam ve söyleme baktığınızda her şey tamam, her şey mükemmel.
Bir ikisi hariç, hiçbir kamu binasının olmadığı bir ilçe düşünebiliyor musunuz? İşte o ilçenin adı Esenler’dir.
Okullarındaki sınıf mevcutlarının70, hatta bazı okullarında 80 kişiyi bulduğu bir ilçe eğitiminin olduğu yer neresidir biliyor musunuz? İşte o ilçenin adı da üzülerek ifade edeyim ki Esenler’dir.
Görev koltuğuna oturduğunun daha birinci yılında 100 proje yaptım diye Esenler’in hemen her köşesini pankartlarla donatanlar acaba bugün gelinen noktada ilçenin bu içler acısı halini biliyorlar mı?
Değerli okurlarım
Yeni yılda böylesine karamsar bir yazıyı kaleme alırken, belki bir takım çevrelerin tepkisini alacağımı biliyorum. Ancak onlara şu hakkı da vermek lazım, o da şu. Geçtiğimiz günlerde Nene Hatun Mahallesi’nde Endüstri Meslek Lisesi’nin yerinin kamulaştırıldığını Bölgede İlk Haber Gazetemizden öğrendim. Doğrusu mutlu oldum. Demek ki istenilince, birazcık çaba gösterince oluyormuş. Bu yerin kamulaştırılması için zamanında şahsımın da büyük çaba harcadığını ancak bu gururun bugünkü idarecilerimize kısmet olduğunu da belirtmek isterim. Elinize yüreğinize sağlık…
Sağlık deyince aklıma geldi. Şu bir gerçek, aile bağlarımız sıkı olduğundan sağlığımızdan her zaman ödün verebiliyoruz. Ancak konu geleceğimiz olan çocuklarımızın eğitimi olduğunda bundan da asla ödün vermiyoruz, vermemeliyiz de…
Gelelim diğer bir konuya
İlçemiz de Sağlık Ocakları yaygın olduğu halde, yoğun göç kıskacında olan Esenler de mevcut sağlık ocakları yetersiz kaldığı bir gerçek. Bunun en bariz örneği ise Aile Hekimliği konusunda doktor başına düşen hasta sayısıdır. Bugün ilçemizde doktor başına 3 binin üzerinde hasta düştüğü mahallelerimiz bulunmaktadır. Buna rağmen birçok ilçemizdeki birçok sağlık kuruluşunda da yeterli doktor bulunmamaktadır.
Vaat edilen Esenler Devlet Hastahanesi bitirilmiş olsaydı eğer, sağlıkla ilgili bir adım daha ileri gitmiş olacaktık bugün. Umarım tüm bunları 2011 yılı içerisinde halleder, 2012 yılında daha müreffeh bir Esenler’den bahsediyor oluruz.
Sokakları, parkların güvenli bir Esenler dileğiyle tüm milletimizin yeni yılını kutlarım.
Kalın sağlıcakla.