Site Rengi

DOLAR 35,4173
EURO 36,3385
ALTIN 3.062,16
BIST 9.899,15
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 12°C
Hafif Yağmurlu
İstanbul
12°C
Hafif Yağmurlu
Cts 9°C
Paz 6°C
Pts 6°C
Sal 7°C

Çocuk Masallarındaki Gizli Gerçekler

REKLAM ALANI
12.09.2019
427
A+
A-

Çocuklar ve masallar… Asla ayrı düşünemezsiniz çocuklarla ile masalları. Masallar çocuklar için anlatılır. Çocuklar ise masallarla büyür. İşin içinde çocuk varsa zaten her şey masumiyeti ile düşünülür. O halede masallar da masum olmalıdır, çocuğun berrak zihnini bulandırmamalı, korkular yaşamasına sebep olmamalıdır. Her masal bir çiçeğe verilen su misali ölçülü ve besleyici olmalıdır.

Masallar her ne kadar hayal ürünü de olsa gerçekliğe dayanan özellikleri de vardır. En azından her masal en büyük gerçeğe yani çocuğa temas eder. Ve işin içinde çocuk olduğu için her masal masum olmalı, çocuğun hayal dünyasını geliştirmeli ve güven vermelidir.

ARA REKLAM ALANI

Ancak hiç de öyle sandığımız gibi her bilinen masal çok masum değildir. O çokça duyduğumuz, bildiğimiz yabancı masallar aslında tam bir korku tünelidir. Bu korku tünelinden geçen birçok çocuk da sağlıklı bir ruha sahip olamaz ne yazık ki.

Her ne kadar zamanla masallar aslından uzaklaştırılarak daha masum hale getirilmişse de bu masalların özünde çok korkunç kısımlar bulunmaktadır. Ayrıca masaların verdiği ince mesajlar ise başlı başına sorun teşkil edebilir.

Birçok ünlü masalın beyaz perdeye aktarıldığını, çizgi filmlerle her eve sokulduğunu, her çocuğun zihnine kazındığını biliriz. Ama ne olursa olsun çok dikkat etmemiz gerekir. İyi ve kütü, güzel ve çirkin kavramları masallarla çocuklara öğretilirken aslında bilinçaltına daha menfi etkiler yapmış olabiliriz.

Külkedisi masalını duymayanımız yoktur. Bu masal MÖ’ye kadar dayanır. Grimm Kardeşlerin anlatımında Cinderella, kötü kalpli üvey kız kardeşlerini affetmez ve kardeşlerine merhametli de olmaz. Üvey kız kardeşler ayaklarını Cinderella gibi küçültebilmek ve ayakkabıya sığdırmak için ayak parmaklarını keserler ve evin her yanı kan olur. Cinderella’nın güvercinleri bu hileyi prense haber verirler ve üvey kız kardeşlerin de gözlerini oyarlar. Cinderella üvey kız kardeşlerini affetmez. Kendisi prensin şatosunda lüks bir yaşam sürerken, üvey kız kardeşler ömürlerinin geri kalanını kör dilenciler olarak sürünerek geçirirler.

Peki, Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler pamuk gibi yumuşak bir masal mı sunar çocuklara? Masalın aslı biraz farklıdır aslında. Kötü Kalpli Kraliçe, Pamuk Prenses’in kalbini değil, akşam yemeğinde yemek için karaciğerinin ve akciğerlerinin getirilmesini ister. Ortada prensin etkili öpücüğü de yoktur. Aslında prenses atın terkisinde uyanır. Prensin atı terkisinde neden olduğunu da bilen yok. Grimm Kardeşlerin yazdığı hikâyenin sonunda Kötü Kalpli Kraliçe kızgın demirden ayakkabılar giydirilerek ölene kadar dans etme cezasına çarptırılır.

Masallarda ölüm, kan, acı olmamalıdır. Masalların en büyük alıcısının çocuklar olduğunu unutmamamız gerekir.

Hansel ve Gretel de kanın ve ölümün olduğu bir masal sunar çocuklara. Üvey anne ve öz babaları tarafından ormana bırakılan Hansel ve Gretel ormanda kaybolurlar. Bu sırada kötü kalpli bir cadının şeker ve çikolatadan yapılma evini bulurlar. Cadı tarafından çocuklar tuzağa düşürülerek esir alınırlar. Cadı onları yemek üzereyken bir yolunu bulup onu fırına atarlar ve hikâye son bulur. Kayıp Çocuklar olarak adlandırılan Fransız anlatımında cadı değil de şeytan vardır. Şeytan bir kez çocuklara kanar ama sonra bir yolunu bularak çocukları kesmek için bir bıçkı tezgâhı yapar. Ama çocuklar tezgâha nasıl çıkacaklarını bilmiyormuş gibi yaparlar. Şeytan onlara göstermek için tezgâha çıktığında çocuklar onun gırtlağını keser ve kaçarlar. Aslında bu masal Ortaçağda yaşanan açlık, savaş, sefalet günlerinde ailelerin çocuklarını ormana terk etmesi gerçeğinden dayanmaktadır. Açlık nedeniyle ormanın derinlerine hapsedilen talihsiz çocukların hikâyesi zamanla böylesi bir masala dönüşmüştür.

Uyuyan Güzel masalı da pek iç açıcı değildir. Bu masal oldukça ürkütücüdür orijinal halinde. Masalda parmağına batan zehirli bir iğne nedeniyle yüz yıl uykuya mahkûm olan güzel prenses, beyaz atlı yakışıklı bir prens tarafından öperek uyandırılır.

Ancak ilk hali hiç de masum değildir masalın. Bir kâhin tarafından uyarılmasına rağmen yine zehirli bir iğne tarafından zehirlenen güzel prenses ölür gibi. Ya da derin bir uyku haline girer. Sarayda uyur şekilde bırakılan prenses prens tarafından tecavüze uğrar ve hamile kalır. Uykulu iken de ikiz çocuk dünyaya getirir. Bebeklerden biri annesinin parmağını emerken tesadüfen onu uykuda tutan keten parçasını çıkarır ve uyuyan güzel iki çocuklu anne olarak uyanır.

Son masalımız da Elleri Olmayan Kız olsun. Okuması bile insanı zorlayan bir masal bu. Masalda şeytan yoksul bir adama değirmenindeki bir şeyi kendisine verirse onu zengin edeceğini söyler. Saf adam da bunun bir elma ağacı olabileceğini düşünerek kabul eder. Aslında şeytan adamın kızını istemektedir. Ancak kızın saflığı sebebiyle ona el süremez. Bu yüzden öfkelenen şeytan kızın babası tarafından ellerinin kesilmesini ister. Yoksa fakir adamı alacaktır. Kız kabul eder, baba da anlaşmayı yerine getirir. Diğer anlatımlarında kendisine tecavüz etmek isteyen erkek kardeşine çirkin görünmek için ellerini kestiği anlatılır. Bir diğerinde de babası, genç kız kendisiyle ilişkiyi kabul etmediği için öfkeleniyor ve kızın ellerini kesiyor.

Masal deyip geçmemek gerekiyor. Masalda geçen her kahraman aynı zamanda bir mesaj verir. Ya sürekli güçlü olmayı, ya hileyi, ya da bariz cinsiyet ayrımı, illa güzel olmayı zorunlu kılan mesajlar, çirkin insanların mutlu olmadığı mesajlar… Uzar gider listemiz.

Ama çocuğuma masal okuyayım diye çocukların canlarını okumayalım. Masalardaki kahramanlar çocukların da kahramanlarıdır.

REKLAM ALANI
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.