Site Rengi

DOLAR 32,4835
EURO 34,5918
ALTIN 2.480,32
BIST 9.545,20
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 23°C
Az Bulutlu
İstanbul
23°C
Az Bulutlu
Çar 19°C
Per 19°C
Cum 15°C
Cts 18°C

Neo Kapitalizmin Ayak Sesleri

REKLAM ALANI
13.09.2019
441
A+
A-

G20 zirvesinde karşılıklı geyik muhabbeti olarak başlayan ve hala kapitalistler tarafından sürdürülen kapitalizmden şikayet seansları ilginç olmaya başladı.

Sanal ortamda “kontör yükleyince değerli müşterimiz, kontör bitince sayın abone” diyen sisteme kapitalizm denir tarifi bir şeyler izah etse de kapitalizm bu kadar basit değildir.

ARA REKLAM ALANI

Rahmetli Cemil Meriç “Dünya iki millettir:İstismar edenler ve istismar edilenler” diyerek kapitalizmin kodlarından birini vermiştir.

Sınırlı olarak şahsi teşebbüse ve mülkiyete müsaade eden, kazanç (kar), rekabet ve rasyonellik ilkesine dayanan, genelde çok değişik özellikler arz eden ekonomik yapıya sahip rejim demek olan kapitalizm, tanımında olduğu gibi çokdeğişiklikleri olan munafık bir sistem, yine tanımının tam tersi özgürlük ve gereklilik değil sömürü ve tüketim mekanizması olmuştur.

Kapitalist sistem içinde zaten var olan kendi kendini eleştirip sömürü ayaklarını genişletme çabası, arz talep dengelemeleri ve de liberalizm denen hedef saptırıcılar ile gerçek kimliğini hep geri plana itmeyi başarmıştır!

Özellikle liberalizm gibi bir felsefeyi içinden çıkartmış, kapitalist sistem ki liberalizm ile J.J.Rousseau “İnsanlar hür doğar, fakat yine de her tarafta zincirlerle bağlıdır. Allah, herşeyi iyi yapar, ama insanlar karışır ve en kötü hale getirirler.” Diyerek bir doğrudan hareket etmişler, mademki bütün kötülükler, insanın tabii düzene müdahale etmesinden ileri geliyor, o halde, yapılacak şey hadiseleri kendi çıkışına terk etmektir sonucuna ulaşıp “bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” gibi bir lakaytlığa ulaşmışlardır.

Tarihsel olarak kapitalizm, feodalizme son verip onun yerine geçmiştir. Kapitalizm, feodalizmin bağrında gelişmiş, bu aşamada sermayenin ilk birikim süreci gerçekleşmiştir. Burjuvazi, ekonomik yönden güçlendikten sonra, burjuva devrimiyle feodal düzeni yıkmış, politik iktidarı ele geçirerek, onun yardımıyla burjuva toplumunu kurmuş bunu yaparken, mevcut düzene karşı savaşta, çıkarları burjuvazinin çıkarlarıyla büyük ölçüde çakışan geniş halk kitlelerinin de desteğini sağlamıştır. İşin sonunda kötülük yine halk kitlelerine olmuştur.

Burjuvazi, “özgürlük, kardeşlik, eşitlik” gibi vaatlerle egemenliği ele geçirmişti. Ne var ki, burjuvazinin öne attığı bireysel özgürlük fikri, toplumsal pratikte, kapitalist sömürü özgürlüğü olarak gerçekleşmiştir!!! Her yurttaşın eşitliği fikri, mal sahiplerinin eşitliği şeklinde ortaya çıkmış bütün insanların kardeşliği fikri, herkesin birbiriyle savaşımından başka bir şey olmamıştır.

Unutmak ve tarihi tekerrür ettirmekten sevinen geniş halk kitlelelerini uyutmak için epey zaman geçtiği aşikardır! Bir kapitalistin oluşması için en az 500 yoksul ihtiyacı ortada iken, tüketim toplumunun iştahını kabartmak için üretmeyi başarı diye sunanların, gelişmişlik ve kalkınmışlık farkını bilmeyenlerin olduğu bir yerde kapitalistlerin kapitalizmi yermesi gayet normaldir!

Kılık kıyafet ve makamları ile adamlık ve kişilik kazananlar kılık kıyafetleri gibi düşüncelerini de modaya uydurmaya başladı! Kapitalistler kapitalizmim kötülemekte, Amerika işbirlikçileri Amerikayı kötülemekteler. Niyet ve amel olarak bir iyileşme yapmadıklarına ve düzeltmeye gitmediklerine göre bu işi moda cihetinden yaptıkları ve yeni sömürülere kucak açtıkları aşikardır.

Sömürü ve zalimler ile işbirliğinin olduğu bir ortamda Müslüman olarak yeni bir ses çıkartmalyız. Bu zalimlerin ve işbirlikçilerin neo açılımlarında çeşni olmak değil tüm nebevi hareketlerde olduğu gibi adaletsizlik ve sömürüye “la” diyerek tüketim ve faiz düzenine hayır diyerek olacaktır.

Müslümanın özel ve pahalı tek lüksünün imanından gelen ahlakı olduğunu bilirsek lüks takılmaktan vazgeçerek, alın teri kurumadan ücretini ödeyerek, sömürü düzeninin tekerine çomak sokmuş oluruz.

Sözlerimi, sözlerin en güzeli ile bitireyim:“Ey iman edenler! Eğer Allah’tan korkar, haramlardan sakınırsanız O, size iyi ile kötüyü ayırdedecek bir anlayış verir, suçlarınızı örter ve sizi bağışlar. Çünkü Allah büyük lütuf sahibidir.”Enfal Suresi 9. Ayet

REKLAM ALANI
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.